ETKİNLİKLER / 28-29-30 Ağustos Lviv Gezisi

Kayıt Formu
Etkinlik Hakkında
28-29-30 Ağustos Lviv Gezisi
Evet arkadaşlar gitti gördük gezdik şimdi sıra sizi götürmeye geldi…
Biz gittiğimizde Prag’ın minyatürü olarak adlandırdığımız Lviv’i size gezdirmek için can atıyoruz.
PANDEMİ VE COVİD-19 UYARILARI
Ülkeye giriş yapmak için seyahat
sağlık sigortasını covit 19 u kapsayacak şekilde yaptırmamız gerekiyor. Sigortacı
ve grup üyemiz Didem Çukur ile konuştum araştırdı ve hepsini kapsayan sigorta
paketini buldu kişi başı 14 Euro imiş. Bu sigortayı yaptırmadan ülkeye
kabulümüz gerçekleşmiyor. Tabi bir de bizim uçağa binebilmemiz için HES dökümü
gerekli. Onu da HAYAT EVE SIĞAR uygulamasından alabiliyoruz…
28 Ağustos akşamı saat 14:00 da Sabiha Gökçen
havaalanı Pegasus Lviv kontuarı önünde buluşuyoruz.
İşlemlerimiz sonrasında kimliklerimizi
göstererek ( iki ülkenin anlaşması gereği Türk vatandaşları bu ülkeye sadece
kimlikleri ile giriş yapabiliyorlar.) 16:30 uçağımıza geçiyoruz.
Lviv yerel saati ile 18:30 da uçağımız inmiş
olacaktır.
Giriş işlemleri sonrasında bizi bekleyen
aracımıza binerek otelimize geçeceğiz.
Valla bana soracak olursanız hiç dinlenmeden
eşyaları odaya atıp Lviv’in o muhteşem gecelerine akalım deriz.
Gece geç saatlere kadar cafelerde
barlarda lokantalarda dolca zaman geçirdikten sonra otele tekrar geri
döneceğiz…
Ertesi sabah kahvaltı sonrası
rehberimiz cici kızımız Zoryana ile buluşuyor ve şehrin tarihini , sokak ve
binalarını TÜRKÇE olarak ondan dinleyerek şehri turluyoruz…
Gezeceğimiz
yerleri gün gün sıralamaktansa gideceğimiz her yeri yazmayı tercih ettim.
Bunların
içinde tarihi yerlerden turun da , yemek yiyeceğimiz mekanlardan , çay kahve
içebileceğimiz mekanlara kadar , alış veriş yapacağımız yerlerden , lokal
üretim yapan konsept imalathanelere kadar bir çok yer bulacaksınız.
İşte
uğrayacağımız , gezeceğimiz , dinleneceğimiz , yiyip içeceğimiz ve alışveriş
yapacağımız yerler.
Öncelikle
Rynok Square ( Pazar Meydanı ) var.
Meydan,
Galiçya tahtında Prens I. Leo‘nun oturduğu 13. yüzyılın ikinci yarısında inşa
edilmiş. Hem Polonya hem de Ukrayna tarihi için önemli birçok olaya sahne olan
alanı görülmeye değer kılan etkenlerin başında, hareketli atmosferi ve mimari
açıdan kentin eski hali hakkında fikir veren, meydan çevresindeki binalar
geliyor. Eskiden kentin tamamına Gotik mimari hâkimken 16. yüzyıldaki yangın
sonrasındaki yenileme çalışmalarında çoğu yapının tasarımında Rönesans stili
tercih edilmiş.Adonis, Neptün, Diana ve Amphitria‘yı tasvir eden heykellerle
süslü meydandaki gezimize Latin Katedrali‘nden başlayabiliriz.. Ardından
Bandinelli, Sobieski ve Lubomirski saraylarını ziyaret edebiliriz..Mola vermek
için ideal birçok yeme-içme mekânına ev sahipliği yapan meydanda son olaraksa
belediye binası ile ihtişamlı kulesine vakit ayırabiliriz.
Belediye
Binası ve Ratusha Kulesi
Tarihi
boyunca yangın felaketleri nedeniyle defalarca yeniden yapılmak zorunda kalan
Lviv Belediye Binası, ilk olarak 1357 yılında tamamen ahşap malzeme kullanılarak
inşa edilmiş. Daha yeni sayılabilecek batı bölümünün yapım süreci ise 1491-1504
yılları arasında tamamlanmış.4 katlı yapının günümüzdeki görünümünü kazandığı
çalışmalarsa 1827 yılında başlayıp 1835′te sona ermiş. Gerçekleştirilen son
yeniden yapım süreci sırasında Viyana Klasik mimari stiline bağlı
kalınmış.Ukrayna’nın en yüksek belediye binası unvanının sahibi yapının
bünyesinde yer alan ve Mimar A. Bemer’in imzasını taşıyan Ratusha Kulesi, 65
metrelik yüksekliği ile konuklarına inanılmaz güzellikte kent manzarası
sunuyor. Tabii bu manzarayı izleyebilmek için öncelikle 350 ahşap merdiveni
çıkmak gerekiyor.
• Ziyaret
Saatleri: 09.00-21.00
• Giriş
Ücreti: 20 UAH
Lviv Opera
Binası
Ülkenin
alanında en büyüğü sayılan bir diğer cazibe noktasıysa aynı anda 1.100 kişiyi
ağırlayabilen Lviv Opera Binası.Rönesans ve Barok stillerinin başarıyla
harmanlandığı mimarisiyle göz alıcı bir görünüm ortaya koyan yapı, Poltva
Nehri’nin kıyısındaki bataklık alanın kurutulması sonucunda 1897-1900 yılları
arasında inşa edilmiş. Tasarımını Mimar Zygmunt Gorgolewski’nin yaptığı binada,
yıl boyunca ulusal opera ve bale topluluğunun yanı sıra çeşitli ülkelerden
gelen sanatçılar da performanslarını sergiliyor.İç dekorasyonu da en az dış
kısmındaki mimari ayrıntılar kadar çekici olan binayı, dilerseniz
performansların olduğu gece için bilet alarak izleme şansı bulabilirsiniz.
• Adres:
Svobody Ave, 28, Lviv
Lychakiv
Mezarlığı
7 numaralı
tramvaya binerek kısa sürede ulaşabileceğiniz Lychakiv Mezarlığı, tüm mezar
alanlarının şehir merkezinin dışına taşınmasına yönelik imparatorluk emri
doğrultusunda 1787 yılında kurulmuş. 42 hektarlık alana yayılan Gotik tarzdaki
mezarlığın tasarımını, o dönem Lviv Üniversitesi Botanik Bahçesi’ni yöneten
Karol Bauer yapmış.Yaklaşık 400 bin mezarın bulunduğu alan, hem kent hem de
ülke tarihinde etkili olmuş şahsiyetlerin ebedi istirahatgahı konumunda.Yerel
dildeki reform hareketlerinin başlamasına ön ayak olan Ivan Franko, General
Roman Abraham, Mimar Zygmunt Gorgolewski alanda mezarları bulunan isimlerin
başında geliyor. Mezarlıkta ayrıca Ukrayna Ulusal Ordusu Anıtı, Lviv’in
Savunucuları.Şehitliği, 1863 Ocak Asileri Tepesi gibi tarihi olaylar anısına
oluşturulmuş özel mekânlar da yer alıyor.
• Adres:
Mechnykova St, 33, Lviv
• Ziyaret
Saatleri: 09.00-20.00
• Giriş
Ücreti: 25 UAH
Potacki
Sarayı ( Potocki Palace )
Günümüzde
Ukrayna Cumhurbaşkanı’nın hizmetindeki Potocki Sarayı, 1880’li yıllarda
Başbakan Alfred Józef Potocki için ikametgâh olarak inşa edilmiş.Yapımında
hiçbir masraftan kaçınılmayan sarayın tasarım aşamasında Fransız Mimar Louis
Dauvergne, ‘Hotel particulier‘ yapı biçimini birebir kopyalamayı tercih etmiş.
Bu sayede Barok yapı, yukarıdan bakıldığında “H” şeklinde görünüme sahip
olmuş.Bu muhteşem yapıyı gezmemizin ir sebebi ise Lviv Resim Galerisi‘ne bağlı
Avrupa Sanat Müzesi‘nin burada faaliyet gösteriyor olması. Giriş katını
gezerken 16. yüzyıldan kalma Meryem Ana Heykeli‘ni görebileceğiniz yapının
bahçesinde ise her yıl Kitap Forumu düzenleniyor.
• Adres:
Mykoly Kopernyka Street, 15, Lviv
• Ziyaret
Saatleri: 10.00-18.00
• Giriş
Ücreti: 30 UAH
Yüksek Kale
( Lviv High Castel )
Lviv’de gün
batımının eşsiz manzarasını izlemek isterseniz, Rynok Meydanı’na 2 kilometre
uzaklıktaki Lviv High Castle‘ı ziyaret edebilirsiniz.1250 yılında inşa edilen
kalenin kalıntıları, 413 metrelik yüksekliğe sahip tepenin bu isimle anılmasına
neden olmuş. Tepenin ağaçlarla kaplı zirvesinde yürüyüş yaparken kalıntılarını
görebileceğiniz askeri yapı, 1704‘te İsveç Ordusu’nun gerçekleştirdiği saldırı
sırasında ağır hasar görerek kullanılamaz hale gelmiş.Konuklarına sunduğu
360°’lik kent manzarası sayesinde bol bol fotoğraf çekme fırsatı bulacağınız
tepedeki kalenin yerini 1869’da Lublin Birliği Höyüğü almış. Anıtsal değere
sahip yapı, birliğin kuruluşunun 300. yıldönümü anısına inşa edilmiş. Hemen
yakınındaki televizyon kulesinin yapımı ise 1957’de tamamlanmış.
Eczane
Müzesi
1966
yılında kapılarını ziyarete açan Eczane Müzesi, Pazar Meydanı’nda ziyaret
edebileceğiniz bir başka kültürel mekân.Müze, askeri eczacı Wilhelm Natorp
tarafından 1735‘te kurulan ilaç dükkânında faaliyetlerini sürdürüyor. Bir
yandan modern ilaçların satışı devam ederken, diğer tarafta eskiden kullanılan
eşyaların sergileniyor olması müzeyi bir hayli ilginç hale getiriyor.İşletmenin
müze haline getirilen giriş bölümünü gezerken ilk gazyağı lambası modellerinden
birini ve tıbbi tedavi tanrısı Aesculapius ve kızı Hygeia’yı tasvir eden
figürlerle bezeli ilaç ölçeğini görebilirsiniz.Bu odada ayrıca “Demir Şarabı”
isimli içeceği de hediyelik eşya olarak satın alabilirsiniz. Eskiden satılacak
malzemenin depolandığı bir sonraki alanda ise ilaç yapımında kullanılan
ekipmanlar yer alıyor.
• Adres:
Stavropihiiska Street, 3, Lviv
• Ziyaret
Saatleri: 10.00-17.00
• Giriş
Ücreti: 15 UAH
Dominikan
Katedrali ve Manastırı
Pazar
Meydanı’na yakın konumdaki Dominikan Katedrali ve Manastırı, Ukrayna Prensi Lev
Danylovych’in eşi Macaristan Prensesi Constance’ın isteği doğrultusunda 13.
yüzyılda kurulmuş.Kilise bölümü birkaç defa yangın nedeniyle kullanılamayacak
duruma gelen yapı, günümüzdeki görünümünü 1749-1761 yılları arasında
gerçekleştirilen yeniden inşa süreci sonunda elde etmiş.Kentin en eski
yapılarından biri olduğu için gezginlerin yoğun ilgi gösterdikleri katedral ve
manastır, 1970’li yıllardan bu yana Lviv Din Tarihi Müzesi‘ne ev sahipliği
yapıyor.Geç Barok mimariye özgü birçok ayrıntıyı görme fırsatı bulacağınız
katedralden çıktıktan sonra doğusundaki meydana gidecek olursanız, 16. yüzyılda
Ukrayna’ya matbaanın gelmesini sağlayan Keşiş Federov’un heykelini
görebileceğiz.
• Adres:
Muzeina Square, 1, Lviv
Lviv Ermeni
Katedrali
Pazar
Meydanı’nın kuzeyinde kalan Lviv Ermeni Katedrali‘nin tarihi ise 14. yüzyıla
kadar uzanıyor. Yapı ilk olarak Caffa’dan gelen Ermeni bir tüccar tarafından
1363-1370 yılları arasında küçük bir kilise olarak inşa ettirilmiş. Hatta bu
yapının tasarımında Kars’taki Ani Katedrali örnek alınmış. Ancak 1527’de çıkan
yangında dini yapı ağır hasar görünce 1630 yılında genişletme çalışmaları
yapılarak yeniden kullanıma alınmış.Kafkas esintileri taşıyan zarif mimarisi
ile hayranlık uyandıran katedrali gezdikten sonra karnınızın acıktığını
hissederseniz, hemen arkasındaki avluda faaliyet gösteren restorana
gidebilirsiniz.Son derece huzurlu ortama sahip avlu, 17. yılın sonlarına doğru
Başpiskopos Hunaniyan’ın isteği doğrultusunda inşa edilmiş. Ermeni gençlerin
çeşitli etkinlikler için kullandıkları alanda birçok tarihi eser bulunuyor.
• Adres:
Virmenska St, 7/13, Lviv
Virmenska
Caddesi
Sokağın
tarih sahnesine çıkışı, 13. yüzyılın ortalarına denk geliyor. Bu dönemde
anavatanlarından Moğol istilası nedeniyle ayrılmak zorunda kalan Ermeniler’in
bir bölümü, şehir duvarlarının kuzeyinde kalan bölgeye yerleşmiş. Bölgeyi kendi
kültürel yapılarına uygun olacak şekilde geliştiren topluluk, kısa sürede
ticarette ve sanatta öne çıkmış.Halk arasında “Ermeni Sokağı” ismiyle de anılan
Virmenska, kültürel dokusunu günümüzde de sürdürüyor. Sosyal açıdan canlı
yapıya sahip sokakta sanat galerileri ve el işi ürünler satan dükkânlar yan
yana sıralanıyor.Renkli evlerle çevrili yol üzerindeki sanat galerileri
arasından Dzyga ve Green Sofa zengin içerikleriyle öne çıkıyor. Hatta Dzyga’da
sergilerin dışında caz konserleri de düzenleniyor.
Korniakt
Sarayı
16.
yüzyılda meydana gelen büyük yangın sonrasında kentte hâkim olan Rönesans stili
mimarinin en güzel örneklerinden biri olarak gösterilen Korniakt Sarayı, Mimar
Pietero Barbon gözetiminde 1580 yılında inşa edilmiş. Yapıların meydana bakan
bölümlerinde en fazla 3 pencere olma zorunluluğunu aşan sarayı şehir tarihindeki
en zengin kişi olan Constantine Korniakt yaptırmış.Sarayın en önemli
bölümlerinden sayılan İtalyan Avlusu ise geçmişte mahkeme olarak
kullanılıyormuş. Burayı ziyaret ederken 1586’da Lviv’de yapılmış çanı, Utanç
Sütunu‘nun kalıntıları ile replikasını ve eskiden kentin simgesi olan aslan
heykelini görebileceğiz. Yapının iç kısmında ise 1893’te kurulan Lviv Tarih
Müzesi faaliyetlerini sürdürüyor.
• Adres:
Rynok Square, 6, Lviv
• Ziyaret
Saatleri: 10.00-17.30
• Giriş
Ücreti: 2 UAH
Boim Şapeli
Latin Katedrali’ne
yakın konumdaki Boim Şapeli, 1609-1615 yılları arasında inşa edilmiş. Şarap
ticareti ile ilgilenen ve Ukrayna vatandaşlığına geçtikten sonra belediye
başkanlığı da yapan Macar asıllı Tüccar George Boim ve ailesinin ebedi
istirahatgahı konumundaki yapı, Andrzej Bemer tarafından tasarlanmış.Mimar
yapının Rönesans stilindeki tasarımını oluştururken Krakow’daki Wawel
Katedrali’nin içerisindeki Sigismund Şapeli‘nden ilham almış.Şapelin dış
duvarlarında dini temalı birçok oyma heykel bulunuyor. Bunlar içerisinden en
ilginç görünümü, Hz. İsa’yı bir elini başına götürüp üzüntülü halde oturur
şekilde tasvir etmiş oyma sergiliyor. Etkileyici atmosfere sahip iç kısımda ise
aileye ait görseller ve İncil kabartmaları bulunuyor.
• Adres:
Katedralna Square, 1, Lviv
• Ziyaret
Saatleri: 10.00-18.00
• Giriş
Ücreti: 30 UAH
Lviv
Çikolata Fabrikası
Orta
Çağ’dan itibaren Lviv, lezzetli şekerlemeleri ile ününe ün katmış. 19. yüzyılda
tüm Avrupa’yı lezzetli atıştırmalıklarla kendine bağlayan kentte faaliyet
gösteren tarihi Lviv Çikolata Fabrikası, tatlı denildiğinde ilk akla gelen
yerlerden biri konumunda. Çikolataya dair eğitimlerin de verildiği fabrikada,
çikolata tutkunlarına tamamı el yapımı 39 farklı ürün sunuluyor.Fabrikanın ilk
katında imalat bölümü yer alıyor. Buradaki cama yaklaşırsanız, el yapımı
çikolataların deneyimli ustalar tarafından nasıl hazırlandığını
görebilirsiniz.Sonraki iki katta, imalathanede hazırlanan ürünlerin açık ve
ambalajlı halde satışları yapılıyor. Genelde ziyaretçiler birinci katta
alışveriş yapmayı tercih ediyor ve bu durum zaman zaman uzun kuyrukların
oluşmasına neden oluyor. Eğer böyle bir durumla karşılaşırsak, özellikle ilk
defa fabrikaya gelenlerin bilmedikleri ikinci kata çıkıp alışverişlerimizi daha
az zaman harcayarak tamamlayabiliriz.İşletmenin son katında ise kahve
içebileceğimiz bir bölüm bulunuyor.
• Adres:
Serbska St, 3, Lviv
• Ziyaret
Saatleri: 09.00-20.00
Lviv Kahve
Üreticisi
Kentte
uğrayabileceğimiz bir diğer önemli lezzet durağıysa 2012 yılında hizmet vermeye
başlayan Lviv Kahve Üreticisi.Eski Kent’in kalbinde yer alan dükkânda,
kökenleri Lviv’in Avusturya-Macaristan İmparatorluğu yönetimi altında olduğu
dönemde atılan kahve kültürü hakkında konuklara detaylı bilgi verilmesi
amaçlanıyor. Tabii konu hakkına bilgi edinirken zengin menüden damak tadınıza
uygun bir seçim yapıp tazelenme imkânı da bulabilirsiniz.Yıl içerisinde
düzenlenen eğitimlere katılıp sertifikalı bir kahve uzmanı haline
gelebileceğiniz dükkânın ilk katında tıpkı Çikolata Fabrikası’nda olduğu gibi
imalat bölümü buluyor.İmalathaneyi geçtikten sonra ise hediyelik eşya ve kahve
satışının yapıldığı alana ulaşabilirsiniz. Dilerseniz burada oturup kahvenizi
yudumlayabilirsiniz. Ama ben size bir kat aşağıda gerçekleştirilen şovları
izleyerek kahve keyfi yapmanızı tavsiye ediyorum.
• Adres:
Rynok Square, 10, Lviv
• Ziyaret
Saatleri: 08.00-00.00
Shevchenka
Avenue
Lviv
Filarmoni Orkestrası yakınındaki Shevchenka Avenue, etrafındaki binaların
mimari güzelliği ve barındırdığı yeme-içme olanakları nedeniyle gezginlerin
Lviv gezilecek yerler listelerinin vazgeçilmezlerinden biri haline
geliyor.Yaklaşık 10 dakikada baştan sona yürüyebileceğiniz bulvarın her iki
yanında araç trafiğine açık bölümler bulunuyor. Ağaçlarla çevrili orta kısmı
ise soluklanmak için oldukça ideal.Bu bölgeyi gezerken her biri mimari yönden
eşsiz detaylar barındıran 10, 17 ve 19 numaralı yapılara mutlaka bir göz atın
derim.Eğer gezinti sırasında acıkırsak, uygun fiyatlı Puzata Hata‘da sunulan
lezzetleri deneyebiliriz. Tatlı krizine ise Veronica‘da çözüm bulabiliriz.
Bernardine
Kilisesi
Eskiden
aynı adı taşıyan manastıra ait olan Bernardine Kilisesi, 17. yüzyılda inşa
edilmiş. İtalyan ve Flemenk Yapmacılık stillerinin harmanlandığı tasarımıyla
konuklarını büyüleyen dini yapının ön yüzünde ise Lviv’in en ihtişamlı Barok
çalışmasını göreceğiz.Kilise, ilk inşa edildiğinde şehir dışında kaldığı için
doğu ve güney duvarlarında savunma amaçlı kullanılabilecek bölümlere yer
verilmiş. 1733‘te yapıya çan kulesinin eklenmiş. Kilisenin ön tarafında bulunan
ve Aziz John’u tasvir eden heykel ise çan kulesinin tamamlanmasından 3 yıl
sonra yerleştirilmiş.Katolik kilisesi, II. Dünya Savaşı’nın ardından Rusların
isteği doğrultusunda kapatılmış. 1991 yılında kapsamlı yenileme çalışmalarının
ardından yeniden ibadete açılan yapıda hemen hemen her gün bir vaftiz töreni ya
da ayin yapılıyor. İç kısmını süsleyen oyma sunaklar, heykeller ve freskler ile
ilgi odağı haline gelen kiliseden çıktıktan sonra Hlyniany Kapısı‘nı da
göreceğiz.
• Adres:
Soborna Square, 3А, Lviv
Kayıp
Oyuncaklar Müzesi
High
Castle’dan aşağı inildiğinde yolun sağ tarafında kalan Kayıp Oyuncaklar
Müzesi‘nin kuruluş öyküsü, Vasily Petrovich’in oturduğu apartmanın yakınında 2
oyuncak bulmasıyla başlamış.Bulduğu eşyaları sahipleri gelip alsın diye
apartmanın ortak bahçesindeki bir sundurmanın altına koyan Petrovich, zamanla
koleksiyonunu genişletmiş ve gayri resmi olmasına rağmen bir hayli ilgi gören
bir mekân yaratmış.20 yıldan fazla süre içerisinde yüzlerce oyuncağa ev
sahipliği yapmaya başlayan bahçede peluş oyuncaklar, bebekler, müzik aletleri,
figürler ve bisikletler bulunuyor.Tüm bu eşyalar rastgele yerleştirilmek yerine
belirli bir temaya göre gruplandırılmış. Yeni oyuncakların eklenmesi ve
eskilerinin sahipleri tarafından geri alınması nedeniyle bahçedeki koleksiyon
devamlı değişiyor. Bu nedenle ilk gittiğinizde gördüğünüz bir eşyayı sonraki
ziyaretinizde yerinde bulamazsanız sakın şaşırmayın.
• Adres:
Knyazia Lva Street, 3, Lviv
St. George
Katedrali
Temeli
1744‘te atılan St. George Katedrali‘nin inşası 1760 yılında tamamlanmış. Kent
merkezinden tren istasyonu yönüne ilerleyerek ulaşabileceğimiz katedral, Barok
ve Rokoko karışımı mimarisi aracılığıyla konuklarına kentteki diğer
türdeşlerinden daha farklı bir atmosfer sunuyor.Mimar Bernard Meretyn ve
Heykeltıraş Johann Georg Pinsel, bu atmosferi yakalayabilmek için hem Batı
etkisini yansıtan hem de klasik Ukrayna kilise mimarisine uygun bir tasarım
oluşturmaya çalışmış. Katedralin içerisine girdiğimizde eserleri incelemeye
“Ejderha Avcısı” lakaplı Aziz George’u tasvir eden heykelle başlayabilirsiniz.
Ardından Meryem Ana’ya ait olduğuna inanılan ikona göz atabiliriz.
• Adres:
Ploshcha Svyatoho Yura, 5, Lviv
Ivan Franko
Parkı
Ivan Franko
Parkı , Lystopadovoho Chynu ve Krushelnytskoi sokakları arasında yer
alıyor.Ukrayna’nın en eski parkı olarak gösterilen yeşil alan, 18. yüzyılın
sonunda Kutsal Roma İmparatoru II. Joseph’in emri doğrultusunda kurulmuş.
Öncesinde ise bu alanın mülkiyeti Cizvitlere aitmiş. Bu nedenle park, yerel
halk arasında Cizvit Bahçeleri adıyla da anılıyor.İmparatorun dini topluluklara
ait alanların yeniden düzenlenmesi ve halka açılmasına yönelik emri sonrasında
lokanta işletmecisi Johann Höcht, 1799’da alanı kiralamış ve içerisine Fransız
stili bir tesis kurmuş.1855’te ise bahçe bilimci Karl Bauer yeşil alanı yeniden
tasarlayarak günümüzdeki parkın temellerini atmış. Huzurlu ortamı ile
konuklarına şehrin gürültüsünden kurtulma imkânı veren park içerisinde bu
çalışmalar sayesinde 50 farklı ağaç türü bulunuyor.
LVİV’DE
YEME VE İÇME
Cafeler ve
Kahvaltı
Plates&Cups
: Keyifli bir mekanla başlamak istedim.İster bir şeyler içmek ister kahvaltı
için tercih edebileceğiniz ferah bir mekan burası. Sade ama şık bir iç
dekorasyonla güzel bir menüye sahip. Aynı zamanda muadili mekanlara göre
fiyatları daha uygun.
Adres :
Brativ Rohatyntsiv St, 43/12
Instagram :
Plates&Cups
Svit Kavy :
Şehrin popüler meydanında, Beer Theatre ile aynı sırada bulunan bu kafe de
ortamını ve flat white kahvesini deneyin.Özellikle meydanı gören minik cam önü
tabureli kısım var ki sakince gelip geçeni izlemek için çok güzel.
Flat white
: 55 grivna, Çay : 39 grivna
Adres :
Rynok Square, 30
Instagram :
Svit Kavy
Lviv Coffee
Manufacture : Burasının adını duymamanız neredeyse imkansız. Buranın naneli
çayını da tavsiye ederim. Pastaları da enfes.
Naneli çay
: 55 Grivna (3 bardak falan çıkıyor)
Adres :
Rohatyntsiv St, 7
Black Honey
:Lezzetli kahveleri, bloggerlık iç mekan tasarımıyla bir yerden yakalıyor sizi.
İsterseniz kahvenizi alıp yanınızda da götürebilirsiniz.
Adres :
Tadeusha Kostyushka Street, 2
Lviv
Handmade Chocalate : Çikolata dünyasına hoşgeldiniz. İster hediyelik olarak
alabilirsiniz ister 4-5 kat olan binanın katlarından birinde oturarak kek,
çikolata, kahve gibi tercihlerde bulunabilirsiniz.
Çikolatalı
kek : 45 Grivna, Beyaz çikolata : 45 Grivna
Adres :
Serbska Street, 3
Cukor :
Yerli yabancı herkes için popüler bir mekan olan Cukor , Avokado tost ve
portakal suyuyla güne başlayacağınız güzel ir yer. Aynı zamanda pankek ve
burger seçenekleri de çok güzel.
Avokado
tost : 89 grivna, Portakal suyu : 20 grivna
Adres :
Brativ Rohatyntsiv St, 21
Instagram :
Cukor
Atlas
Atlas :
Yine meydanda bulunan zevkli dekorasyona ve keyifli manzaraya sahip mekanlardan
birisi Atlas. Kahvaltı konusunda çok tercih ediliyor. Fiyatlarına baktığımda
popülerliğin hakkını vererek ortalama ve üstü fiyatlara sahip bir menüsü var.
Cappucino :
35 grivna, Çay : 45 grivna
Adres :
Rynok Square, 45
RESTORANLAR
VE LOKAL YEMEKLER
Lviv’de
yemek düşününce aklıma ilk gelen şey kesinlikle et! Bir et ne kadar uygun ve
güzel olabilirse gerçekten o kadar güzel. Yani hakkını veren fiyatlara doyasıya
yiyebiliyorsunuz. O yüzden ilk tercihiniz daima et olsun diyebilirim Lviv
için.Bir de en baştan söylemeliyim ki mekanların yavaşlığı restoranlarda daha
fazla olabiliyor. Hal böyleyken, bir yere sırf denemek için gidecekseniz
öğlenle akşam arası bir saat aralığını tercih ederseniz hem mekanlar sakin olur
hem servis bir nebze daha hızlı olur.
* Eğer sıra
beklerken 1 ya da 2 kişiyseniz mekanlarda bunu belirtin, çünkü genelde
kalabalık grupları içeri alamasalarda 2 kişiye yer bulmak hep daha kolay
oluyor.
Mons Pius :
Favori yerlerden biri. Menü zengin, seçenek çok yalnız etlere bakarken
fiyatları görüp, bu kadar da ucuz mu gerçekten hepsinden söyleyelim!
düşüncesine girmeyin. Çünkü o fiyatlar 100 gram et için olan fiyatlar. Mesela
bir T-bone ortalama 600-700gr olduğu için fiyatları bir şeylerle çarpmanız
gerekiyor. Çok ucuz bir restoran değil burası fakat ödediğinize değer kısmında
yer almayı fazlasıyla hak ediyor. Akşam gitmeyi düşünüyorsanız rezrvasyon
yaptırmaısınız.Güzel havalarda bahçe kısmı çok keyifli.
T-bone :
528 grivna (neredeyse 2 kişilik) , kola: 30 grivna
Adres :
Lesi Ukrainky St, 14
Instagram :
Mons Pius
The First
Grill Restaurant of Meat and Justice: Bu restorandaki konsept “Ortaçağ
Engizisyon”. Restoranda yüz yıl öncesinden kalma işkence aletleri var ve
bazıları denenebiliyor. Ortam tam bir Adana ocakbaşı. Girişte sağda ızgaralar
üstünde onlarca çeşit et pişiyor. Servis tüm kalabalığa rağmen şaşırtıcı
derecede hızlı, fakat ciddi kalabalık hissi veren bir ortam. Antrikot, dana
şaşlık ve közde patates deneyin, hepsi de çok güzel.
Adres :
Valovaya St, 20
Gasova
Lampa Museum&Restaurant : Lviv’in fotojenik sokaklarının birinde bulunan
Gas Lamp ya da Gasova Lampa. Gaz yağıyla çalışan lambaları bulan Polonya
kökenli Lviv’li kimyagerler Ignacy Lukasiewicz ve Jan Zeg anısına yapılmış bir
konsept mekan. Duvarlarda 200’den fazla bulunan gaz lambasıyla en büyük
koleksiyonlardan birine sahip bir müze aynı zamanda. Sizi kapıda şık giyimli
bir beyefendi karşılayarak karanlık bir yolda feneri ile eşlik ederek restorana
götürüyor. Burada denenebilecek en popüler şeylerden birisi, deney tüplerinde
gelen likörler. Ortamda hafif gaz kokusu, arada bir çıkan dumanlar ve rock
müziği var.
Adres
:Virmens’ka Street, 20
Culinary
Studio Kryva Lypa : Bazı yemekler var ki bir çok ülke onları sahiplenir,
Borş(Borsch) çorbası da bunlardan biri . Ekmeği kase olarak kullanarak çorbayı
servis ediyorlar. Nedir bu Borş çorbası derseniz, dana etiyle birlikte mevsim
sebzelerinden yapılıyor. Özellikle pancarı eksik etmiyor Ukraynalılar.
Borş
çorbası : 79 Grivna, Limonata : 20 Grivna
Adres :
Kryva Lypa Proizd, 8
Instagram :
Kryva Lypa
Marusia :
Bir diğer yöresel yemek olan Varenykyi denemek için buraya gitmenizi öneririz.
Vareniki mantının başka bir çeşidi. İçine peynir, patates, tavuk gibi şeyler
koyup haşlıyorlar. Mekansa tam bir take away ve günümüz mantığıyla minik bir şekilde
dekore edilmiş, hemen gözünüzün önünde taze taze yapılıp servis edilen bir yer.
Uyguna güzel doyabileceğiniz yerlerden bir tanesi. Bir üstteki mekana lokasyon
olarak da çok yakın, hatta hemen yanında da Cukor’un şubelerinden birisi var.
Buradaki varenikiler boy boy ve çeşit çeşit olmalarına göre fiyatlandırılıyor.
Küçük boy
siyah vareniki ve içi tavuklu : 42 grivna, orta boy beyaz vareniki ve içi
patatesli = 38 grivna
Adres :
Kryva Lypa, 3
Instagram :
Marusia
Kryjivka :
Rynok meydanında bir pasajın içinde bulunan ve sabah erken saatler dışında
neredeyse her daim kapısında sıra olan ve gidecek olan hemen hemen herkesin
parolayı gitmeden bildiği konsept mekanlardan bir diğeri de burası. Baştan
söyleyeyim ortamı görmeniz ve günün herhangi bir saatinde gitmeniz oldukça
keyifli olacaktır. Avrupa’da en çok ziyaret edilen restoranlardan birisi burası
ve gerçekte Ukrayna İstirahat Ordusu’nun 2. Dünya Savaşı’ndan kalan en son
saklanma yeri.
Meydanda 14
numarayı bulduktan sonra içeri doğru ilerleyin ve tahta kapıyı görün. Kapıyı
çaldığınızda askeri giyimli birisi kapıyı açacak ve size paraloya soracak.
Parola : Slava Ukrain! (Yaşasın Ukrayna) Sonrasında eğer arkası kalabalıksa
elinize 2 votka shot verip, merdivenlerden aşağı uğurlayacak. Bildiğiniz
sığınağa, yer altına iniyorsunuz.Toksanız burada mutlaka bir cheesecake
yiyin.
Cheesecake
: 79 grivna
Adres :
Rynok Square, 14
ATIŞTIRMALIKLAR
VE İÇECEKLER
Drunken
Cherry : Vişne likörünün dünyasına hoşgeldiniz. Rynok meydanında bulunan bu
mekanda kapı önünde 3-4 tane kokteyl masası var o kadar. İçeri girip sıcak ya
da soğuk vişne likörünüzü alıp, sarhoş vişne moduna adım atabilirsiniz. İçinde
gerçek vişne tanesi de olan şekerli ve acı badem aromalı bir likör. Elinize
kristal bardak almak isterseniz soğuk olanı istemelisiniz. Aynı zamanda şişe
şişe de satın alabiliyorsunuz, iç kısmın tasarımı çok güzel. Başınızı kaldırıp
tavana bakmayı unutmayın.
Sıcak vişne
likörü : 60 grivna
Adres :
Rynok Square , 11
Pravda Beer
Theatre : Ukrayna’nın ünlü bira markalarından Pravda’ya ait olan bu mekan 3
katlı. İlk kat pub, hediyelik eşya ve bira üretim yeri olarak kullanımda.
İkinci katta Pravda orkestrasının sahnesi bulunuyor ve aynı zamanda pub -
restoran. 3. katta hem pub hem restoran olarak kullanılıyor. Rynok meydanının
köşesindeki bu mekana gidebileceğiniz en güzel zaman aralığı Salı’dan Pazar’a
akşam 19 ile 22 arası, çünkü bu gün ve saatlerde Pravda Orkestrası’nı canlı
canlı izleyip, dinleyebilir ve hatta bolca eğlenebilirsiniz. En üst katından
manzara çok güzel. Çeşit çeşit bira ve atıştırmalıklar eşliğinde güzel bir
akşam geçirebilirsiniz. Orkestra sonlara doğru o kadar keyifli oluyor ki keşke
bitmese diyorsunuz.
Biralar :
35/50 grivna arasında
Adres :
Rynok Square, 32
Yaklaşan Etkinlikler